Hollanda ile yaşanan krizi Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşadığı en büyük prestij zafiyeti olarak değerlendiren Altay, ”Yalancı pehlivan edasıyla devlet işleri görülmez” dedi.
Hollanda kriziyle ilgili; ''Dünya milletler ailesi içinde bizim bu şekilde rencide edilmemiz yakın tarihte Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yaşadığı en büyük utanç vesikası niteliğindeki bir prestij zafiyetidir'' diyen Altay, ''Atalarımız bile Viyana Kapısına daha usturuplu dayandı. Bu şekilde gidilmemeliydi'' dedi.
Altay, Hükümetin, kendilerine bir şey dokununca çocuk gibi ağladığını, sonra kendilerini sağlama alınca efelendiklerini belirterek 'yalancı pehlivan edasıyla devlet işleri görülmez' dedi. Konuşmasının devamında Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Ömer Çelik, 'bu iş bizim evet oylarını netleştirdi' Ak Parti İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık ise 'en az iki puan attı bize' diyor. Benim itibarım, milletimin şerefi haysiyeti yerlerde sürünürken, benim bakanım alelade iki polis tarafından derdest edilirken bunlarda hiç mi gurur yok, hiç mi milli şuur yok? Buna gerçekten üzülüyorum'' ifadesinde bulundu.
Bu topraklar üzerinde kimin ne hesabı varsa 'evet' çıksın ister
Altay'a, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''Hollanda böyle davranarak 'evet' oylarını arttırmaya çalışıyor'' yönündeki açıklamaları sorulması üzerine Altay, ''Genel Başkanımızın söyledikleri doğru bende öyle inanıyorum. Bu topraklar üzerinde siyasi, sosyal, kültürel, iktisadi kimin ne hesabı varsa bunların alayı bu referandumda evet çıksın ister. Dünyanın neresinde oturursanız oturun Türkiye'den geçeceksiniz. Ya enerjiniz veya boru hattınız bir şey geçecek. Yüzyıllardır devletlerin, milletlerin bu coğrafyada bir hesabı var. Bu topraklar dünya da en çok kan dökülen, savaş yapılan topraklar. Kilit nokta burada Türkiye. Tek adam yönetimiyle bir kişi Türkiye'nin her şeyinden mesul olursa ben onunla işimi bitiririm mantığı bu topraklarda gözü ve hesabı olan herkeste var. Devletin bütün anahtarlarını bir kişiye verirsek, o bir kişiyi alan da o devletin her şeyini alır'' açıklamasında bulundu.
Meclis’te ne yapacağız briç mi oynayacağız?
Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Altay, ''Cumhurbaşkanı ve meclis eş yetkilere sahip olacak. Kanun yapma yetkisine bir ortak koşuyoruz. Cumhurbaşkanı, meclis gibi kanun yapacak. Bütçe hakkını Cumhurbaşkanı resmen aldı. Meclis artık bütçe yapmayacak. O zaman meclisi kapat kardeşim. Milletin kesesinden altı yüz milletvekiline bir sürü para verme. Mecliste ne yapacağız briç mi oynayacağız? Tavla mı oynayacağız mecliste? Kanun yapma işini Cumhurbaşkanına havale ettin, bütçeyi de meclis kabul etmezse bir önceki yılın fiyatlarını revize edip yürüyecek. Ne kaldı önemli görevlerden denetim. Mevcut anayasamızda TBMM'nin görevlerini düzenleyen 5. madde de en önemli görevlerden birisi başbakanın ve bakanların denetlenmesidir. Bu teklifin 5. maddesiyle şimdiki şekli arasında önemli bir fark var. Bu madde yeni teklifte yok. Dolayısıyla kanun yapmasına gerek kalmayan, bütçe hakkını kullanamayan ve hükümeti denetleyemeyen bir meclis bana lazım değil'' ifadelerini kullandı.
