CHP Genel Başkan Yardımcısı
Altay, yaptığı yazılı açıklamada, dün Karadeniz Teknik Üniversitesinde öğrencilerin harçlara, bağış adı altında toplanan paralara ve nehir tipi hidroelektrik santrallere tepkisinin ''acımasız polis şiddetiyle bastırılmak istendiğini'' belirtti. Altay, şunları kaydetti:
''Türkiye'nin neresinde olursa olsun AKP karşıtı eyleme, hiçbir demokratik protestoya izin vermeyen polis, Karadeniz'de de gençleri yerlerde sürükledi, dövdü ve pervasızca kafalarına basarak fotoğraf karelerine girdi. Bu 'polis şiddeti' tarihe de kara bir leke olarak geçti.''
Bazı köşe yazarları ve gazetecilerin bu olaylara gözlerini kapadığını savunan Altay, bunun ''ruh ve vicdanların ipotek altına alındığının, baskı ve korkunun gönüllü kölesi olunduğunun'' işareti olduğunu öne sürdü.
Açıklamasında, ''demokrasi, müritlerin değil özgür bireylerin rejimidir'' ifadesine yer veren Altay, şöyle devam etti:
''Günümüzde AKP, polisi kendi devrim muhafızları gibi kullanmaktadır. Parlamenter demokratik sistemi oligarşik bir yapıya dönüştüren Başbakan'ın öğrencilere karşı tahammülsüzlüğü ve onları devlet nezdinde potansiyel suçlu, polisi de 'Devrim Muhafızı' olarak algılaması kabul edilebilir bir durum değildir.
Bir ülkenin başbakanının, polisi demokrasinin ve rejimin bekçisi ilan etmesi, onun demokrasiye ne kadar uzak ve soğuk olduğunun göstergesidir. Demokratik zihniyetten ve anlayıştan biraz nasiplenen hiç kimse demokrasiyi polisin güvencesine teslim etmez. Demokrasiyi bir tramvaya benzetip 'istediğiniz yerden biner, istediğiniz yerde inersiniz' diyen zihniyetin riyakarlığı halkımızın dikkatinden kaçmayacaktır.
Ayrıca dünyanın en mükemmel doğasına sahip Karadeniz bölgesine mikro HES kurmak suretiyle Allah'ın bahşettiği olağanüstü doğal güzellikleri yok etme çabasına sadece ve sadece ülkesini düşünen gençlerin protesto etmesinden doğal bir şey olamaz. Doğal olmayan Başbakan'ın gençlere yönelik öfkesi, üslubu ve uyguladığı şiddettir.''
CHP olarak gençlerin ülke sorunlarıyla meşgul olduğunu görmekten memnuniyet duyduklarını dile getiren Altay, bunu, ülkenin ve demokrasinin geleceği açısından umut verici olarak nitelendirdi.
CHP olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı gençlere karşı hoşgörülü ve anlayışlı davranmaya, onların feryatlarına kulak vermeye çağırdıklarını belirten Altay, Başbakan Erdoğan'ın yaklaşımının ülkenin kaotik bir ortama sürüklenmesine yol açtığını ve gerginliği tırmandırdığını öne sürdü.
''Bugün görüşlerini açıklama şansı verilmeyen baskı ve zulümle susturulan gençler, seçim sandığında susmayacak ve AKP iktidarına gerekli cevabı verecektir'' ifadesini kullanan Altay, CHP'nin, şiddet içermemek kaydıyla gençlerin her türlü protesto ve gösteri haklarını kullanmalarını demokrasinin gereği saydığını ve başta gençler olmak üzere hak gasbına uğrayan herkesin yanında olmaya devam edeceğini ifade etti.
