Yıllardır Emperyal güçler tarafından sınırımızda oluşturulmaya çalışılan kaos Türkiye Cumhuriyetinin kararlı tutumu sayesinde bertaraf edilmiştir.
Herkesin hatırlayacağı gibi Emperyal güçler ülkemizin doğusunda PKK terör örgütü üzerinden kaos oluşturmaya çalışmış, bu da yetmiyormuş gibi, Suriye’de Terör grupları üzerinden bir ileri karakol oluşturmaya çalışılmıştır.
Emperyal güçler tarafından desteklendiği bilinen “DAEŞ, PKK, PYD, YPG” Suriye’nin Kuzeyinde yaşayan mazlum halka zulüm etmesine müsaade etmiş ve oralarda yaşayan masum halkın göç etmesine göz yummuştur.
Zulüm ve saldırılar neticesinde ezilen, öldürülen bu halkın imdadına zaman zaman askerimiz çeşitli operasyonlar adı altında “Fırat kalkanı, zeytin dalı son olarak da Barış Pınarı” yardım elini uzatmıştır.
Emperyal güçler tarafından sınırımızda oluşturulmaya çalışılan karışıklıkla uğraşan ülkemiz aynı zamanda buradan kaçan yaklaşık 4 milyon vatandaşa istemeyerek ev sahipliği yapmak zorunda bırakılmıştır.
Ülkemiz her daim mazluma kalkan eli kırmak, zalime engel olmak için hamle yapmaya kalksa ne hikmetse emperyal güçler sanki bir yerden düğmeye basılırcasına hep birlikte konuşmaya başlamakta ve ülkemizi çeşitli yaptırımlarla tehdit etmeye tabiri caizse köşeye sıkıştırmaya çalışmaktadırlar.
Hal böyle iken Türkiye Cumhuriyeti dünya ülkelerinden ne istemiştir?
“Ben sınırımda terör örgütü veya ne idi belirsiz bir devletçik oluşturulmasını istemiyorum. Ben ülkeme gelen 4 milyon mülteciyi kendi ülkelerinde, oluşturulacak bir tampon bölgede barındırmak istiyorum demiştir.
Bu isteği hiçbir şekilde duymak istemeyen batı, yine aynı şekilde çeşitli çeşitli tehditlerle , yaptırımlarla ülkemizi sindirilmeye çalışılmıştır.
Siyasi partilerimiz, ülke insanımız, bu tehditler karşısında tek yumruk olarak mevcut yönetime tam destek vermiştir.
Evet, milletin desteğini her anlamda hisseden irade Barış Pınarı Operasyonuyla yalnız terör gruplarının değil, aynı zamanda bunların arkasındaki emperyal güçlerinde belini kırmıştır.
Neticede 40 bin tır silah, mühimmat lojistik destek vererek terör gruplarını ülkemize saldırtmış, Askerimize kurşun sıktırmıştır.
Batının emperyal güçlerin gazıyla mazlum halklara kurşun sıkan terör grupları, askerimizin postalının altında ezilirken, onlara uşaklık eden terör örgütleri bir kez daha ABD’nin ipiyle kuyuya inilmeyeceğini görmüş oldular.
Terör örgütlerinin belini hem saha da, hem de masada kırılırken ülkemiz, bir kez daha ABD’ye, dünya’ya bu coğrafya da Türkiye’nin izni olmadan bir değişiklik yapılamayacağını göstermiştir.
Bu anlamda öncelikle bu başarıyı elde eden Siyasi ve Askeri erki bir kez daha kutlar, ülkemizin bekası için canını veren şehitlerimize Allahtan Rahmet diler, yaralılarımıza da sağlık afiyet diliyorum