Nerede Kalmıştık!

Erkan Taş

10-01-2022 11:33

Değerli Gerzeliler,

Öncelikle yazımız için özelden arayıp tebrik eden, eleştiren, ilgi gösteren tüm okurlarımıza teşekkür ederim. Bazı okuyucularımızın tarafsız şekilde yazılarımızın devam etmesini arzu etmesi üzerine kaldığımız yerden devam edelim derim.

Sanırım virgülü Göçmen Sorununda atmıştık.

Tabi biz her ne kadar sorun olarak görsek de bu durumu bir nimet olarak gören, hatta bu durumun tarihin bir cilvesi, tekerrür etmesi olarak sunan bakış açısı yazımızın ana konusu olacak.

Tartışma programlarını seven, takip eden biriyim. Bahsedeceğimiz geceye kadar yazılarını okuduğum, programlarını ilgiyle takip ettiğim, Galatasaraylı olması nedeni ile de sevdiğim gazeteci Fatih Altaylı’nın konuğu Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sayın Yasin Aktay’dı.

Yasin Aktay o konuşmada şu sözleri sarf etti.

‘ Göçmenler Sorun değil aslında bir nimet’.

‘Onlar olmasa sanayicimiz çalıştıracak adam bulamaz’.

‘Tarih tekerrürden ibarettir. Tarihte kavimler göçü diye bir gerçek vardır. Tarihte doğudakiler batıya batıdakiler de daha batıya göç etmiştir’.

Yoruma açık bir söz değil. Ama benim yanlış anlamış olabileceğimi düşünenler youtube’dan Teke Tek Yasin Aktay yazıp videoyu izleyebilir.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof.Dr.Yasin Aktay…

Ya bu ülkenin eğitim düzeninde bir sıkıntı var,

Ya bu ülkenin liyakat sorunu var,

Ya bu ülkenin Bu söz karşısında sus pus olan gazetecisinde sorun var,

Ya da bu sözü eleştirmeyen Muhalefetinde sorun var.

Ama eminim bir yerde bir sorun var.

Son bir ay içinde meydana gelen asayiş olayları, bizlere bir nimet gibi gösterilen kontrolsüz göçün ilerleyen zamanda başımıza ne denli büyük bir sorun olacağı apaçık göstermekte.

Taciz, tecavüz, tehdit gasp…

Şunu da belirtmek isterim ki güzel örnekler de var.

Mesela arkadaşlarımın yanında çalışan göçmenlerde var. Ve bunlar çalıştıkları kuruma değer katıyor. Zaten onlar da çalıştıkları firmalarca benimsenmiş.

Bir müşterimin yanında çalışan göçmen bir usta vardı. Gayet çalışkan işini bilen biriydi. Bir kaç ay sonra onu göremeyince nerede diye sordum. Müşterim, ’Suriye’de Mercedes serviste çalışmış. Onun Türkiye’de olduğunu öğrenince davetiye göndermişler Almanya’ya gitti’. dedi. Şaşırdık mı hayır. Çünkü Avrupa göçmenleri seçerek alıyor.

Bizler de Türkiye’de ikamet için göçmenlerden garantör kişi şartı sunamaz mıydık? Mesela sizin Suudi Arabistan’da yaşamak, ticaret yapmak için  Suudi birinin kefaletine ihtiyacınız var. Aksi takdirde adım atamazsınız. Bizler de pek tabi çalışanlar için bu şartı getirebilir, onları bir yük gibi değil katma değer katan bireyler olarak görebilirdik.

Değerli Gerzeliler,

İstanbul ile Gerze arasında Meteorolojik bir benzerlik vardır. İstanbul’da bugün yağmur olsa ertesi gün Gerze’de yağmur yağar, Güneş açsa ertesi gün Gerze’de güneş açar. Göçmen sorununu da böyle özetlemek isterim. Göçmen sorununu büyük illerin sorunu gibi görüp Gerze için sorun olmaz gibi görmeyin.

Çocukluk yıllarımda Gerze’de öğlen saati koltuğunun altına gazetesini ekmeğini alıp aheste aheste evine gidip öğle yemeğine gidenlere imrenirdim. Şimdi ise o aheste aheste evine gidenleri görüyorum ki çocukları için mücadele ediyorlar. Tıpkı benim gibi.

Yapabileceğimin üzerinde çalışıyorum. Bu ülkeye değerli bireyler yetiştirmek için. İki çocuğum var. Onları verene hamdolsun. Evet, iyi eğitim alsınlar istiyorum. Ama bir gün Avrupa’ya göç etsinler diye değil, Bu ülkeye hizmet etsinler diye,

Saygılarımla,

Erkan TAŞ   

DİĞER YAZILARI Neler Oluyor? 01-01-1970 03:00 KANAL İSTANBUL’DAN KİM NE BEKLİYOR? 01-01-1970 03:00 Hoca Uçmaz Mürit Uçurur 01-01-1970 03:00 İstikbalimiz İçin Çocuklarımıza Sahip Çıkmalıyız 01-01-1970 03:00 HATIRLA SEVGİLİ… 01-01-1970 03:00