Güncel
Giriş Tarihi : 05-01-2011 23:49   Güncelleme : 05-01-2011 23:49

Vali'den Veda Mektubu

Bingöl Valisi Olarak Atanan M. Hakan Güvençer'den Veda Mektubu

Vali'den Veda Mektubu

Sayın Valimizin Gazetemize Yollamış Olduğu Veda Mektubu...

SEVGİLİ SİNOPLU HEMŞEHRİLERİME VE çOK DEĞERLİ çALIŞMA ARKADAŞLARIMA YENİYIL VE VEDA MEKTUBUMDUR.

            Bu veda ve yeniyıl kutlama mektubu 2010 yılının son saatlerinde kaleme alınıyor olmakla birlikte muhtemelen sizlerle buluştuğunda 2010 yılını geride bırakmış, 2011 yılını karşılamış hatta ilk bir haftasını da ömrümüze katmış olacağız. Bu muhtemel gerçekliği “2011 yılının bir haftasını da yaşamış” veya “tüketmiş olacağız” gibi bir ifade ile de vurgulayabilecekken mahsusen “ömrümüze katmış olmak” kavramıyla ifade etmeyi tercih ettim. İnşallah böyle olmuş olacak.

             Sıklıkla, elimizde bakiye kalan ölçülerimize artık sığmaz olduğu için gereğince/yeterince kıymetlendiremediğimiz muhteşem kültürümüzün bizlere hediye ettiği “imar”, “mamur”, “umran”, “mimar” gibi kelime/kavramlarımızla aynı kökten türeyen “ömür” kelimesi insan hayatını “zaman ve mekanı imar etmek” manası ile donatıp belki de dünya lisanlarının hiçbirinde göremeyeceğimiz bir letafetle olması gereken gerçek mertebesine kondururken, bizi, hayatımızı, hayatımızın anlamını da bir çırpıda, bir kelimede tanımlayıveriyor.

             İnşaallah böyle olmuş olacak. 2009’u, 2010’u, 2011’in ilk günlerini yaşamış, tüketmiş değil, kararımızca-kaderimizce imar etmiş olacağız. Gecemizde, gündüzümüzde. Evimizde, işimizde.Sevdiklerimizle, sevenlerimizle hatta muarız ve muhaliflerimizle. Elimizle, dilimizle, yüreğimizle. El ele, kol kola, hemşehrilerimizle, milletimizle, insanlıkla, yol ve kader arkadaşlarımızla, ömürdaşlarımızla…

             Zamanı tanımlayabilmek için ölçüt aldığımız güneşin doğuşu-batışı milyonlarca yıldır olduğu gibi Sahibinin egemenliğinde kendi düzenince süregeldi-süregidecek. Dünya milyonlarca yıldır olduğu gibi döneduracak. Onlar 2010 nedir, 2011 nedir bilmeyecekler. Zamanı zaten hiç tanımıyorlar. Eğer biz, hayat mimarları, ömür sahipleri yoksak-daha doğrusu benliğimizin, nedenliğimizin, niçinliğimizin, varlığımızın farkında değilsek-bizden bağımsız ne giden bir yıl, ne de gelen yeni bir yıl olacak.

             Ancak    varsak   eğer-ki;      bedensel           varlığımız         tartışma        götürmez öyle-niyetimizle, irademizle, eylemlerimizle, ömürle nimetlendirilmiş birer insan olarak varsak eğer, 2011 bizlere sunulmuş, yepyeni imkânlarla mücehhez mukaddes bir emanet olarak, bizlere bağışlanmış bir nimet olarak gelmiş olacak. Elbette mukaddesliğinin azamati nisbetinde yeni sorumluluklar, takatimizi aşmayacağı taahhüt edilmiş zorluklarla birlikte.    

gelen hoş gelmiş olsun. Gidenden de hoşnutuz, onun da bizden hoşnut olmuş olması  ümit ve temennisi ile. Sinop’ta, Sinop için, Sinop’lular olarak yaptıklarımız oldu. Yapmaya çalıştıklarımız, yapmayı hayal ettiklerimiz. 18 ayrı şantiyede yürütülen hummalı karayolu çalışmaları. Sinop’un genişleyen, ferahlayan damarlarında kan daha hızlı akacak. Sinop’umuzun muhteşem güzelliğini çok daha fazla insanımızla paylaşma imkanımız artacak, İstanbul’a, Ankara’ya, Anadolu’ya yakınlaşacağız. Muhtemeldir ki; Limanımız hareketlenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın birinci derecede ilgi odağında bir Sinop. Eski Cezaevi ve Roma Sarnıçları restorasyon, Alan Yönetim Planı Projelerimiz, Balatlar Yerleşkesindeki kazı çalışmaları. Demirciköy Balıkçı Barınağı/Limanımız. Büyüme muştuları veren üniversitemiz. Teşvik Kanunu ve son Kararname ile cazibe noktası olmaya hazır, alt yapısı bitirilmiş Organize Sanayi Bölgemiz. Altyapı yatırımlarına başlanacak Boyabat Organize Sanayi Bölgemiz. Pek çok yeni teknik donanıma ve yoğun bakım ünitesine kavuşarak Bölge Hastanesi olmaya doğru yol alan Hastanemiz. Durağan-Boyabat, Saraydüzü Barajlarımız. Başlatılan ve sürdürülecek sulama projelerimiz. Tarım Destek/Meyvecilik projeleri. Son altı yılda her yıl ortalama 25 milyon TL. harcama yaptığımız köy altyapımız. Kısıtlı kaynaklara rağmen iyi yönetilen bir bütçeyle ve güçlendirilmiş/güçlendirilecek makina parkı ile İl özel İdaremiz. AB Proje Koordinasyon Merkezimizin yürüttüğü projeler. Tabiat Parkı ilan edilen ve gelişme planları tamamlanan Akliman-Hamsilos koylarımız, Erfelek Şelalelerimiz. 2011 yılında yepyeni bir çehreye kavuşacağını ümit ettiğimiz Havaalanımız. 2010 yılında hizmete açtığımız Engelsiz Yaşam Merkezimizin yanısıra 2011’de temelleri atılacak Huzurevi, Kız Yetiştirme Yurdu ve çocuk Yuvamız (Sevgi Evleri). Yine 2011’de temelleri atılacak Olimpik Yüzme Havuzumuz ve Gençlik Merkezimiz. Fen Lisemiz, belki yeni bir Turizm Otelcilik Meslek Lisemiz. Artık kapalı spor salonları ile donatmaya başladığımız, 2010 yılında Türkiye’de üstün başarı gösteren İlköğretim ve Ortaöğretim Okullarımız. Daha fazla uzatmamalıyım. Hep birlikte yaptıklarımızı teker teker sıralamak bu yazının asıl vermek istediği mesajın maksadını aşacak hatta zedeleyecek.

             Kısaca, 2011’le birlikte yeni bir imkanlar yolu açılacak önümüzde. Sorumluluğumuz yürümek. Yürüyeceğiz, hızlı ama telaşsız, çevremizdeki güzellikleri atlamadan içimize sindirip zenginleşerek, sorunlara ve çaresizliklere kayıtsız kalmayıp olgunlaşarak. Yakınmalarımızı azaltıp teşekkür etmeyi de hatırlayarak. Daha çok, daha büyük, daha hızlının tuzağına düşmeden, çoğaltmak ve mutlaka paylaşmak sorumluluğunda olduğumuz daha iyiyi, daha güzeli, yeni günde yeni bizi arayarak. “Dün söylenenler dünle birlikte dünde kaldı cancağızım./Bugün artık yeni şeyler söylemek lazım” (Mesnevi/Hz. Mevlana)

             Santrallerle ilgili hemşehrilerimizin endişe ve tereddütlerini anlıyor, paylaşıyor, saygıyla karşılıyoruz. Bu endişe ve tereddütler sebebiyle yasal bir süreç olan çevresel Etki Değerlendirme süreci büyük bir ciddiyet ve hassasiyetle Türk Hukuku ve AB çevre Kriterleri çerçevesinde yürütülüyor. Bu teknik ve hukuki sürecin sonunda Türkiye’mizin ve Sinop’umuzun zararına bir sonuç çıkmayacağından emin olarak hukuki sürecin sağlıklı işleyişine yardımcı olmak sorumluluğumuzu unutmamalı, hukuki sürecin sonucuna güvenerek saygılı olmalıyız.

             Yaptıklarımızın, yapmayı arzulayıp planladıklarımızın temelinde onları besleyip büyüten Sinop sevgisi olduğu için kıymetliydiler, kıymetliler. Emeklerimiz, yürek ağrılarımız helal olsun.

             Yapamadıklarımızda oldu elbette. Güç yetiremediklerimiz, hatta belki de hiç gönlümüzden aklımıza, ellerimize düşüremediklerimiz. İlk borcumuz, Sinop için son derece haklı olarak daha iyisini, daha güzelini bekleyenlerden helallik dilemek. Ama madem ki; varız, madem ki; Sinop sevgisidir yüreğimizde hergeçen  gün büyüyüp serpilen, madem ki; yeni bir yıl bahşedilmiştir yepyeni imkanlarla, bu sevginin gereği yapılmalıdır. Yapılacaktır. Gücümüz nisbetince. Zaten sorguya inanıyorsak eğer, maşerin (kamunun ) sorgusuna ve mahşerin sorgusuna, sorulacak olan da odur. Kaçınamayacağımız, hiçbir mazerete sığınamayacağımız. İlk kaçınamayacağımız da  vicdanlarımızın sorgusu. Hepimize kolay gelsin.

             Sinop için, ülkemiz için, dünya için güzel günler dileyelim, inanarak, güvenerek. Gereklerince donanmış samimi ümit ve dilekler matlubun ( talep edilenin ) bereketli kapısının gerçek anahtarlarıdır. Ve bu kapının ardında yalnızca, insana hak ettiği için ziyadeleştirilerek bağışlanan ikram sofrası vardır.

             Sizler bu satırları okurken ben zihnimde sizlerden güzel hatıralar, gönlümde Sinop sevgisi ile çoktan Sinoptan ayrılmış olacağım. Yukarı da kısaca saydığım yaptıklarımız ve yapamadıklarımızın öznesi hep “ biz” di. O “ biz” bir rahmet yağmuru olarak Sinop’u bereketlendirmeye devam edecek. Bu rahmet yağmurunda bir damlacıktan ibaret olan bense kimbilir nerde, nasıl, bir başka yağmur şarkısına eşlik ediyor olacağım, pek bir şeyi fazlalaştırmadan ya da eksiltmeden. Yine de, bir damlacık bile olsam unutulmamayı dilerim, hayırla yadedilmeyi. Sinop önce kainatın Sahibine sonra  “ siz” ’e emanettir.

             Sinop’ta hizmet yapmak şerefine nail olduğum iki yıl boyunca sevgi, anlayış, gayret ve fedakârlıklarını esirgemeyerek “ben” ’i  “ biz” içinde anlamlı kılan bütün hemşehrilerime, başta saygıdeğer Milletvekillerimiz olmak üzere bütün İl Genel Meclisi üyelerimize, Vali Yardımcısı ve Kaymakam arkadaşlarıma, belediye başkanlarımıza, adalet camiamıza, güvenlik güçlerimize, kamu çalışanlarına, bütün siyasi parti teşkilatlarına, sivil toplum kuruluşlarımıza, basın mensuplarına en samimi şükran duygularımı sunuyorum. Lütfen haklarınızı helal ediniz.

             Türkiye’miz, sevgili Sinop’umuz için çok daha güzel, huzurla yıkanmış, pırıl pırıl günler getirmesi temennisi ile hepimize mamur bir yıl diliyor sizleri muhabbetle ve saygıyla selamlıyorum.

 

            Allahaısmarladık.

                                                                                           31.12.2010 

 

                                                      M. Hakan GüVENçER

                                                                    Vali

 

 

 

AdminAdmin