Sağlık
Giriş Tarihi : 28-11-2020 10:14   Güncelleme : 30-11-2020 16:08

“Doğru Maskeyi, Doğru Şekilde Kullanalım”

İlçemiz eczacılarından Onur Kabaş, doğru maske ve maskenin kullanımı ile ilgili vatandaşları bilgilendiren bir yazı paylaştı

“Doğru Maskeyi, Doğru Şekilde Kullanalım”

Kabaş yazısında şu ifadelere yer verdi;

"Maalesef ülke olarak zor bir sınavdan geçiyoruz ve bu sınavdan en az zararla kurtulmanın yolu belli; MASKE, MESAFE, TEMİZLİK. Mevsim koşullarının etkisiyle vaka sayıları bu zamana kadar ki en yüksek seviyede ve çok hızlı artmaya devam ediyor. Hayat eve sığar uygulamasının verilerine göre Gerze ilçe merkezimizde artık çok riskli bölge sınıfında.



Covid-19 hastalığından korunmada en etkili yöntemin maske kullanımı olduğu tüm dünyada kabul görmüş ve bilimsel olarak da ispatlanmış bir gerçektir. Maske kullanımında dikkat etmemiz gereken başlıca unsur “DOĞRU MASKEYİ, DOĞRU ŞEKİLDE” kullanmaktır. Maskeyi kullanırken mutlaka ağzımız ve en önemlisi burnumuz tamamen maskenin içinde olmalıdır.



Maskeyi doğru şekilde takmak kolay ama doğru maskeyi seçebilmek için belirli kriterlere bakmamız gerekli. Maske tıbbi bir malzemedir. Üzülerek gözlemliyorum ki maalesef şu an uygunsuz ortamlarda hatta açıkta maske satılıyor. Özellikle Cuma günleri pazarda işporta tezgâhlarının bir köşesinde ya da çorap vb. gibi tezgâha serilmiş açık da maske satışı yapılmakta. Açıkta satılan maskeler kesinlikle kullanılmamalıdır. Bizden önce o maskeye kimin dokunduğunun hiçbir garantisi yoktur.

Doğru maske seçiminin ilk kriteri maskenin ilk üretildiği ortamdan biz satın alıncaya kadar belli standartlarda olmasıdır. Maalesef ülkemizde bir sürü merdiven altı üretim yapan kaçak maske üretim atölyeleri var. Buralarda üretilen maskeler genellikle istenen kalitede olmuyor. Bizler eczanelerimizde nerede üretildiği belirli maskeler harici maske satmıyoruz. Devlet maske kalitesini denetlemek amacıyla maskeleri “ürün takip sistemi” isimli sistemine kayıt ediyor. Üreticisi belli ve belirli kalitenin üzerinde olan maskeler genelde bu sisteme kayıtlı. Cep telefonlarımıza indireceğimiz “ÜTS Mobil” isimli uygulama ile bizlerde aldığımız maskelerin bu sisteme kayıtlı olup olmadığını görebiliriz.


Pandeminin ilk başlangıcında tüm dünyada yeterli sayıda maske yoktu. Dünya sağlık örgütü ve yetkililer hiç maske takmamaktansa herhangi bir kumaştan yapılacak bir maskeyi de kullanabilirsiniz diye açıklamalarda bulunmuşlardı. Ama şu an ülkemizde herkese yetecek kadar maske var. Bunun için artık doğru kumaştan üretilen maskeleri tercih etmeliyiz. Kullandığımız maskeler mutlaka 3 katlı olmalıdır. Çok ince olmamalıdır. İdeal maske en az 60 gr tercihen 90gr kumaştan üretilmelidir. En önemli ve genellikle bilinmeyen detay da 3 katlı maskelerin orta katı “meltblown”kumaştan olmalıdır. Bu kumaş türü virüsleri %99,9 oranında tutar ve hastalığın hava yoluyla bulaşmasını engeller. Piyasada ucuza satılan hiçbir maskenin orta katmanında virüsü tutan bu kumaştan kullanılmıyor. Doğal olarak o maskelerin havadaki virüsü filtre edebilme yetenekleri de meltblown kumaş içerenlere göre çok daha düşük.

Peki kullandığımız maskenin doğru maske olup olmadığını nasıl anlarız? Öncelikle maskeyi kesip kaç kat olduğuna bakmalıyız. Sonra orta katmana bakmalıyız. Meltblown kumaş kalın ve kumaştan çok kağıtdokusuna benzer bir kumaştır. Uygun olmayan maskelerin orta katlarında ya iç ve dıştaki kumaşın aynısı ya da çok daha ince bir kumaş bulunur. Bir diğer yöntem de üfleme testidir. Uygun kalınlıkta ve meltblown kumaş içeren bir maskeyi yüzümüze takıp parmaklarımızla alttan, üstten ve yanlardan hava çıkışını engelleyecek şekilde ellerimizle bastırıp üflediğimizde yanan bir mumu söndüremezsiniz. Ama koruyuculuğu düşük uygun olmayan bir maskeyi takıp üflediğinizde mum söner. Ayrıca bazı üreticiler metblown kumaş kâğıda benzediği için daha ucuz olsun diye ara katmana kâğıt koyuyorlar. Bunun ayrımını da yakarak anlayabiliriz. Meltblown kumaş kâğıt gibi alev alev yanmaz naylon gibi eriyerek yanar.



Bir diğer önemli hususta bu maskeler tek kullanımlıktır. Maalesef çoğu kişi maskeyi kirlenene kadar kullanmaktadır. Bu çok yanlış bir durumdur. Her gün mutlaka yeni maske kullanmalıyız. Hatta bulaşma riskinin yüksek olduğu hastane, pazar vb yerlere gitmişsek o ortamdan çıkınca maskemizi değiştirip yeni bir maske takmalıyız. Doğru kumaştan bile üretilmiş olsa bu maskeler yıkandıkça hastalığa karşı koruma özelliğini yitirir.

Üzülerek gördüğüm bir diğer yanlışta maskelerin cepte taşınması. Dışarıda maske takmayıp kapalı bir yere gireceği zaman cebinden maskesini çıkarıp takan çok kişi var. Maskeleri bırakın cepte taşımayı kirli elle dokunmamalıyız bile. Tek hastalık etkeni Covid-19 virüsü değil. Cebimizde parayla temas eden maske birçok hastalık etkeni taşır. Bu maskeyi alıp taktığımız zaman bu hastalık etkenlerini her nefes alıp verdiğimizde vücudumuza taşırız. Doğru olanı evden dışarıya çıkarken maskemizi takıp eve girene kadar maskemizi çıkarmamaktır.

Unutulmamalıdır ki nasıl kendimizi korumak için maske takmak zorundaysak çocuklarımız dışarı çıktığında da onları korumak için çocuklarımıza maske takmalıyız. Çocuklarımızın yüzü yetişkinlerden küçük olduğu için onlara çocuk maskesi kullanmalıyız ve bu maskeleri de desenlerine göre değil yine virüsü tutabilme yeteneğine göre seçmeliyiz. Zorunda kalmadıkça çocuklarımızı dışarı çıkarmamalıyız.

Özetle;
1) Üreticisi belli, uygun şartlarda saklanan ve satılan ve tercihen ÜTS sistemine kayıtlı maske almalıyız.
2) Maskeyi hem ağzımızı hem de burnumuzu kapatacak şekilde takmalıyız.
3) Kullandığımız maske 3 katlı ve orta katı meltblown kumaştan olmalı.
4) Maskeler tek kullanımlıktır, aynı maske uzun süre kullanılmaz.
5) Maskemizi uygun şekilde saklamalı/ taşımalıyız.



Herkese sağlıklı günler diliyorum."

Ecz. Onur Kabaş

AdminAdmin