1 Aralık Dünya AIDS gününün anlamına uygun olarak planlanan, HIV/AIDS konusuna dikkat çekmeye, kamuoyunun bilgilendirilmesine ve farkındalığın artırılmasına yönelik çeşitli etkinlikler için önemli bir fırsat sağladığını belirten Sinop Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. T. Gökhan Telatar, hastalığını ihmali durumunda önemli sıkıntıların yaşanabileceğini belirtti. AIDS hastalığının bulaşıcı bir virüs hastalığı olduğunu belirten Sinop Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. T. Gökhan Telatar HIV virüsünün girdiği vücudun mikroplara karşı koyma yeteneğini sağlayan bağışıklık sistemini etkileyip yok ettiğini söyledi. Telatar; “HIV enfeksiyonu; sadece erişkinleri değil, bebek, çocuk, genç, yaşlı herkesi tehdit edebilen bir hastalıktır. Kullanılan ilaç tedavisi ile HIV/AIDS hastalığından ölümler azalmış, ölümcül bir hastalık olmaktan çıkıp yaşam boyu ilaç kullanımı gerektiren bir tür kronik hastalığa dönüşmüştür. AIDS ile mücadelenin temelini koruyucu önlemler oluşturmaktadır. Bulaşmanın sadece belirli yollarla olması nedeniyle koruyucu önlemler alınması ve halkın eğitimi ile AIDS'in yayılımını durdurmak ileride mümkün olabilecektir” dedi.
AIDS virüsünün önemli bir hastalık olduğunu vurgulayan Sinop Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. T. Gökhan Telatar, her durumda HIV virüsü de bulaşma tehlikesinin olmadığını söyledi. Telatar; “HIV virüsü çok da kolay yollarla bulaşan bir hastalık değildir. Örneğin dokunmak, tokalaşmak, sarılmak, aynı yerde oturmak, aynı havayı solumak, aynı havuzu, banyoyu, tuvaleti, saunayı, duşu paylaşmak, giysilerin ortak kullanılması, tabak, çatal, kaşık, bıçak, bardak paylaşılması, telefon kulaklığı, kapı tokmağı, sivrisinek, böcek, arı sokması, gözyaşı, ter, tükürük ile AIDS bulaşmaz” dedi.
HIV enfeksiyonunun önlenebilir bir hastalık olduğuna dikkat çeken Sinop Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. T. Gökhan Telatar diğer hastalıklarda olduğu gibi korunma önlemlerinin tedaviden çok daha etkili ve ucuz olduğunu belirtti. Telatar; “HIV virüsünün en sık görülen bulaşma yolu cinsel temasla olduğu için bu yolla korunma büyük önem taşımaktadır. Doğru korunma hastalığın cinsel yolla bulaşmaya karşı en güvenli ve basit korunma yoludur. Kan ve kan ürünleri ile olan bulaşmaya karşı korunma ile ilgili ise şunu söyleyebiliriz; 1987 yılından bu yana ülkemizde kan ve kan ürünleri HIV yönünden test edilmektedir. Damar içi madde kullanımı alışkanlığının önlenmesi, ortak enjektör kullanımı risklerinin anlatılması bu grup hastalarda HIV bulaşma riskini azaltmaktadır. AIDS hepimizi etkiler. Çünkü hiç kimse hastalığa karşı bağışık değildir. Kimin AIDS virüsü taşıdığını bilemezsiniz. AIDS’ten korunmanın en güvenli yolu tek eşliliktir. AIDS’e yakalananlar dışlanmamalı. Günlük yaşamdaki sosyal ilişkilerde AIDS bulaşmaz” diye konuştu.