Güncel
Giriş Tarihi : 20-03-2021 16:58   Güncelleme : 20-03-2021 17:39

“Tek taraflı fesih işlemi anayasayı ve TBMM’yi yok saymaktır”

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılma kararına tepkiler çoğalıyor

“Tek taraflı fesih işlemi anayasayı ve TBMM’yi yok saymaktır”

DEVA Partisi Sinop İl Başkanı Birhan Yalçın’da, Cumhurbaşkanı’nın tek taraflı işlemi ile İstanbul Sözleşmesi’ni fesih etmesi hakkında açıklama yaptı.

Yalçın açıklamasında, “Cumhurbaşkanı’nın İstanbul Sözleşmesi’ni iptal etme yetkisi yok! Tek taraflı fesih işlemi anayasayı ve TBMM’yi yok saymaktır” diyerek “İstanbul Sözleşmesi’nin yasama yetkisi gasp edilerek, Cumhurbaşkanlığı kararı ile feshedilmesi uluslararası hukuka ve Anayasa’ya aykırıdır. Cumhurbaşkanı’nın tek başına İstanbul Sözleşmesi’ni feshetme yetkisi yoktur.

22 Mayıs 1969 tarihli Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesi’nin 42/2. maddesine göre: “Bir antlaşmanın sona erdirilmesi veya feshedilmesi veya taraflardan birinin antlaşmadan çekilmesi ancak antlaşmanın veya bu sözleşmenin hükümlerinin uygulanması sonucu meydana gelebilir. Aynı kural bir antlaşmanın yürürlüğünün askıya alınması hususunda da geçerlidir.”

Bu hükme göre; bir devletin daha önce imza atmış olduğu bir uluslararası antlaşmadan çekilebilmesi ancak sözleşmede sona erme veya fesih için öngörülen usule uyularak gerçekleştirilebilir.

 İstanbul Sözleşmesi’nin Fesih başlıklı 80. maddesine göre; “Her taraf istediği zaman Avrupa Konseyi Genel Sekreterine yapacağı bir bildirimle bu sözleşmeyi feshedebilir. Bu tür fesihler bildirimin Genel Sekreter tarafından alınmasından sonraki üç aylık sürenin sonunu izleyen ayın ilk gününde yürürlüğe girer.”

Öte yandan usulde paralellik ilkesi gereğince iç hukukta bir uluslararası anlaşma nasıl yürürlüğe girdiyse, aynı usul ile geri alınabilir. Anayasa’nın 90. maddesinde bir anlaşmanın yürütme organı tarafından imzalanmasından sonra TBMM tarafından çıkarılacak bir kanunla onaylanacağı veya reddedileceği öngörülmüştür. Bu nedenle, İstanbul Sözleşmesi’nin Anayasa’nın 90. maddesi gereğince öncelikle TBMM tarafından bir kanunla geri alınması, ardından ise onaylamayı yapan Cumhurbaşkanı’nın onaylama işlemini bir karşı işlemle geri alması gerekmektedir.

Her iki işlem iç hukuk gereğince usulen tamamlandıktan sonra uluslararası yükümlülük gereğince sözleşmenin 80. maddesi kapsamında öngörülen geri çekilme usulleri tamamlanabilir. Mevcut hukuk sistemi içinde Cumhurbaşkanı’nın 9 no’lu kararnamesine dayanarak fesih yetkisinin kullanıldığı iddiası da hukuken kabul edilemez.

Cumhurbaşkanı’nın, meclisin işlemi olmaksızın tek yanlı bir idari işlemle sözleşmeyi feshetmesi mümkün değildir. Diğer taraftan usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası anlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasa’ya aykırı oldukları gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamaz. İptali için Anayasa Mahkemesi’ne dava dahi açılamayacak bir konuda

Cumhurbaşkanı’nın kendi kendine TBMM’nin kabul ettiği uluslararası sözleşmeyi feshetme yetkisi olamaz” ifadelerini kullandı.

AdminAdmin