Milli Sporcumuz Hüsamettin Kaban

Yaşar Doğu Turnuvasında, Uluslararası Turnuvalarda birincilik, 68 kere Türkiye birincisi, dünya üçüncüsü… Gerze'de doğum büyüyen ve olimpiyat turnuvasında ülkemizi temsil ederek derece alan Hüsamettin Kaban tecrübe ve yaşadıklarından bahsetti.

Yaşam - 24-09-2019 13:51 394 kez okundu.

Milli Sporcumuz Hüsamettin Kaban

Ata sporuna tutkuyla bağlı olan ve zaferleri saymakla bitmeyen Gerze doğumlu 75 yaşındaki Hüsamettin Kaban, güreş yaptığı yıllardan bahsederek gençlere tavsiyelerde ve yetkililere önerilerde bulundu.

“1945 yılında Gerze Kabanlar Köyü’nde doğdum. Güreş serüvenim askerde başladı. Askerlikte keşfettiler beni. Askerden önce düğünlerde eğlencelerde karakucak güreşi yapıyordum. Asker ocağında Şakir hocam keşfettikten sonra beni minder güreşinde ilerlettim kendimi. Askerden önce karakucak güreşiyorum askerden sonra mindere geçtim, serüvenim böyle başladı” diyerek ilk birinciliklerini Silahlı Kuvvetlerde aldığını ve bir komutanının onu Kayser’i Şeker’e göndermesiyle Ata sporundaki yolculuğunun da böyle başladığını belirtti.

Kayseri Şeker’den sonra Sivas Devlet Demir Spora geçerek ilk Türkiye birinciliğini burada alan, güreş yaptığı zaman içinde başarıları ve şampiyonluklarıyla döneme damgasını vuran Kaban, yaşadığı tüm sakatlanmalara ve sıkıntılara rağmen yine olsa yine yaparım diyerek Ata sporuna duyduğu sevgiyi bir kere daha göstermiş oldu

“O zamanlar burada güreşe pek değer vermiyorlardı, karşılığını bulamıyorduk. Müsabaka ya da antrenmana giderken işimizden izin alıp gittiğimiz için yevmiyemizden kesiyorlardı, bu sefer az para kazanıyorduk.

Buna rağmen güreşten vazgeçmedim bu iş gönül işi her şeyden önce. Sonra İsviçre’den arkadaşlar çağırdı gittim üç yıl İsviçre’de kaldım ve o zaman Olimpiyat Şampiyonası’nda üçüncü oldum.”

Müsabakayı Kazanınca Bana Verdikleri Bahşişi Davulcu Bile Beğenmedi

“Sinop’ta bir güreş oldu o zaman rahmetli abim de güreşçiydi İsviçre’den izne gelmiştim abim de tuttu kolumdan beni güreşe götürdü. Gittim ama güreşmek istemedim izlemeye gitmiştim. Müsabakada Erfelekli güreşçiler Gerzeli güreşçileri yenmeye başladı Gerze’den kimi tutarsan tut güreşçi olur derlerdi ama bakıyorum Erfelek Gerze’yi yeniyor, bende saklanıyorum köşe bucak güreşmek istemediğim için. Baktım olacak gibi değil, pehlivan ya yener ya yenilir dedim ve Bismillah diye çıktım er meydanına e tabi yüzümüzün akıyla oradan da çıktık evvel Allah. Vesselam orada verdikleri bahşişi de davulcu beğenmedi” diyerek paylaştığı anısında güreş sporuna da sporcuya da gerekli önemin verilmediğini vurguladı.

“Gerze’den kimi tutarsanız tutun pehlivandır derdi büyüklerimiz fakat sonra sonra kayboldu bu değerler. Belediyeler bakmadı, dernekler ilgilenmedi, sporcu hakettiği değeri göremedi, maddi manevi noksan kaldı derken zamanla pehlivanlar da azaldı.”

Dünya Şampiyonasındaki Anılar

“Dünya Şampiyonasında ayağım sakatlandı müsabakadan mağlup ayrıldığımda banyoya gidip ağladım o durum çok zoruma gitti.

Aynı müsabakada Mehmet Uzun diye bir arkadaşım daha vardı o da Almanla güreşiyordu gittim baktım güreşiyorlarken kıran kırana mücadele ediyorlar. Mehmet Uzun kovaladı kovaladı hakem iki ihtar verdi üçüncü ihtarı vermedi ve bir puan farkla Alman kazandı yarışı. Mehmet çok yorulmuştu biraz dinlendi banyoya girdik. Ben ağlıyorum baktım Mehmet Uzun’da ağlıyor. Milli duygularımız çok yüksekti şahsen kaybetmek değildi zorumuza giden ülkemizi temsil ettiğimiz için duygulandık. O anı hala unutamam ne zaman aklıma gelse, anlatsam duygulanırım.”

Eski Ruhlar Öldü, Gençler De Teşvik Edilmiyor

“Güreş dendiğinde Türkler akla gelir. Eski gelenekler eski ruhlar öldükten sonra güreş öldü. Köylerde var yine müsabakalar ama eskisi gibi değil.

Gerze’nin güreş kulübü var ama çoğu Gerzelinin bundan haberi bile yok. Gençlerle ilgilenilse, kendi aralarında müsabakalar yapsa, ödüllendirilse farklı ilçelerdeki çocuklar güreştirilse yenene de yenilene de bahşiş verilse hem gençlerin cep harçlıkları çıkar hem de güreşe daha çok heves ederler” diyerek gençlerle ilgilenilmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Şimdi  bu yaşımda bana sorsalar hangi sporu yaparsın diye yine aynı sporu yaparım. Bütün sporları seviyorum ama Ata sporumuz daha başka.”

Gençlere Çok Üzülüyorum

Gençlerle ilgilenilmediği için bu sporun geri planda kaldığını ve yetkililerin bu konuda ilgisiz olduğunu belirtti.

“Gençlerle ilgilenilmiyor buna çok üzülüyorum neden buradan iyi sporcular çıkmasın… Gerze’de spor salonumuz var salon kapalı yetkili yok hiç olmazsa akşam 6’dan sonra toplayın gençleri çay için heveslendirin. Güzel spor bu, ahlaklı spor, terbiyeli bir spor. Spor dediğin terbiyeli olur, ahlaklı olur, çirkin hareketi kendine yakıştıramaz sporun iyi tarafı bu.

Gençliğine önem vermeyen devleti pekiyi göremiyorum ben. Gençlerinin her şeyiyle ilgilenen devleti devlet sayarım, gençlere önem vermediği zaman orada sıkıntı var demektir. Gençlerimiz, sporunda olsun, tahsilinde olsun, işinde olsun önem verilmeli olanak verirsen olur olanak vermezsen olmaz” diyerek yetkililere bu konuda büyük oranda iş düştüğünün altını çizdi.

Aile En Önemli Kavramdır

“Ankara’da 1969’da birinci olduğum zaman büyüğümüz Yaşar Yiğit geldi tebrik etti ama bakıyorum sağa sola ne ana var ne baba var bakıyorum Türkiye birincilerinin hep yanında annesi babası var benim kimsem yok. Birinci oldum oturuyorum kimse yok yakınımda gelen tebrik edip gidiyor herkes gidince başladım ağlamaya o zaman çok duygulanmıştım” diyerek aile kavramının ne kadar önemli olduğunu vurguladı.

Benim Yendiğim Moğolistan Ertesi Yıl Dünya Şampiyonu Oldu

Yalnızca Türkiye’nin değil Avrupa ülkelerinin de güreşe hak ettiği değer verilmediğini söyleyen Kaban “Bir müsabakada Moğolistanlı bir güreşçiyi yendim. Ertesi yıl aynı Moğol güreşçi dünya birincisi, ondan sonraki yıl da olimpiyat birincisi oldu. Ben Macar’ı yendim, İtalyan’ı yendim, Moğol’u, İranlıyı yendim ama aynı Moğol dünya birincisi oldu. Benim yendiğim Moğol dünya birincisi oluyorsa bizde olabiliriz yeter ki bize imkan versinler, destek çıksınlar. Türk evladının başaramayacağı hiçbir şey yok Allah’ın izniyle ama bu iş sadece istemekle olmuyor biraz da imkan lazım.

Bir dönem kaburgamdan rahatsızlandım tedavi olamadım, işe gidemedim hem iş hem sağlık problemi her şey üst üste gelip elimizden tutanımız olmayınca zor oluyor…” derken devlet yetkililerin sporculara özellikle Ata sporu yapan kişilerin elinden tuttuğu takdirde dünyada her ülkeyi yenebilecek gücünün olduğunun altını çizdi.

Milli Güreşçi Hüseyin Kaban’dan Gençlere Tavsiye

“Spor etkinlikleri önce okulda olması lazım çocuklar okulda özendirilmeli ilk önce. Okulda bunları yapabilecekleri ortam yoksa okuldan çıkıp spor salonuna gidip antrenman yapsınlar. Sonra evlerine gidip temizlenip, sağlıklı beslenip ardından dinlensinler. İstikrarlı olmaları çok önemli spor salonu 24 saat açık olmalı ki bu çocuklar verimli olabilsinler.

Eski şampiyonların videoları izletilsin, maçları gösterilsin, hayatı gösterilsin gençler de ilham alsın. Eski şampiyonların hayatları hiç gösterilmiyor gençlerden çok yetkililere iş düşüyor burada. Bizim Ata sporumuz güreş, yetkililer gençlere destek verdiği sürece dünyada hiçbir ülke bizi yenemez evvel Allah” diyerek en büyük sorumluluğun yetkililerde olduğunu belirtti.

Milli güreşçimiz Hüsamettin Kaban’la söyleşi yapmamızı sağlayan ilçemizin yetiştirdiği mümtaz kişilerden biri olan Avukat İsmail Hakkı Gülenç “Vefa sadece İstanbul’da bir semt adı olarak kalmamalı. 68 kere milli forma giyerek şampiyon olmuş, olimpiyatta derece yapmış, bir çok birinciliği olan Hüsamettin abimizi herkes öğrensin, hakettiği değeri görsün” diyerek güreş sporu ile ilgili yaptığı araştırmalar ve bilgilerden bahsetti.

Bizler de GerzeninSesi ailesi olarak başta milli güreşçimiz Hüsamettin Kaban ve Avukat İsmail Hakkı Gülenç’e bizlerle sohbet ettikleri ve anılarını paylaştıkları için teşekkürü borç biliriz.

Neler Söylendi?

Göbeğini Kaşıyan Adam!

Fatihçiğim, müsadenle ben de sana bir anımı anlatayım? Çok uzak değil, bu sene aylardan Temmuz. Çay bahçesinde çayımı içer, çekirdeğimi çitlerken, gayri ihtiyari arka masada bir tatilci ailenin telefon görüşmesine şahit oldum. Bunlar atlamışlar çoluk çocuk arabaya ilk defa Sinop’a tatile gelmişler. Önce Merkeze girmişler, kalacak yer aramışlar bulamamışlar. Geceyi arabalarında geçirmişler. Ertesi gün yine kalacak yer aramışlar bulamamışlar; bu arada kalabalık, trafik, park yeri derken gerilmişler Gerze adında bir yer var sahilde demişler kırmışlar direksiyonu bize. Nerede kalabiliriz diye ilk sordukları kişi bunları tutmuş kolundan götürmüş bir eşyalı evi olan tanıdığına. Her şeylerine yardım etmişler. Nerede gezilir, nerede yenir, nerede denize girilir, nasıl gidilir...Uzatmayım, en nihayetinde 1 saate yakın Gerze’li olmayan birinden Gerze’yi ve Gerze insanını dinledim. Sonra bir çay daha söyledim, başka bir keyifle içtim. Her güzelde biraz kusur olsa da Gerze’li güzel insandır. Bizim de zenginliğimiz bu işte. Gelecek nesiller bu zenginliğe sahip çıkabilecek mi, gidişat ile ilgili endişelerim yok değil? Tükenmemek için var olan kültürel zenginliği daha da çeşitlendirmeli, köklerden bugüne, bugünle gelecek arasına köprüler örülmeli. gka Editörden: Sn. Yorumcu Gerzeli, yabancıyı sever işte bundan dolayıdır ki her beş on senede bir dışarıdan gelenler Gerzelileri mağdur eder ve gider. ama işte o gerzeli yanındaki komşusunun, arkadaşının ihtiyaçı olsa ona el uzatmakta imtina eder... işte biz bu kadar gerzeli, gerzeliyi sever diyoruz... Ama yinede memleketimiz bir başka. 5 yıl önce

Almanyadaki gurbetci

Öncelik le bu haberi yapanlara teşekkür ederim güzel memleketimin adını duyuran dünya minderlerine taşıyan değerli amcamızı teprik ederim daha nice gerzeli pehlivanlarimiz var ata sporumuzu er meydanlarinda temsil eden ama ne yazikki gerzeliler ve belediye başkanları bu spora neden sahip çıkmazlar heryil olan gerze yağlı güreşleri neden yapilmiyor heryaz memlekete gelince hangi ilcemizde güreş varsa gider yakınen takip ederim gerze de güreş denince ilk benim aklima gelen isimlerden bir tanesi de gençliğimin efsane isimlerinden biri olan adil yiğit gelirdi oda yillarca gerzemizi temsil etmiş bey efendi kişiliğiyle bilinen güreş camiasinin sayılı isimlerin den dir diye düşünüyorum böyle memletimizin değerlerine sahip çıkmak gerekir ne yazıkki ülkemizde hep gidenin kiymeti bilinir yaşarken hep anılmaz bu yaz hüsamettin amcayla ikisini ayancık güreşlerinde gördüm hala emektarlar maşAllah meemleket adina hizmmetteler tebrik ederim saygilar sunarım iyi aksamlar 5 yıl önce

Göbeğini Kaşıyan Adam!

Sayın Editör, yapmakta olduğun işe büyük saygı duyuyorum. Bazen fazla politik oluyorsun, bazen polemik yaşıyoruz ama yaptığın işe olan saygım değişmiyor. Gerze adına önemli bir iş yaptığınıza ben de inanıyorum. Zaten önemsediğim için bu mecrayı takip ediyorum, mecraya dahil oluyorum. Biliyorum ki Gerze’den hem içeriye hem dışarıya bir ses olabilmek, dijital çağda bunu sürdürebilmek, küçük bütçelerle bunu başarmak kolay iş değil. Bu sevda işidir. Demem o ki bu sevdayı biraz daha büyütmeli, kütüphanenin tozlu raflarından indirmeli onu ve çağa uygun bir sunum haline getirmeli. Mızraklı İsmail amca bir şeyler yapmaya çalıştı ama bir müteahhittin heybesinde olan kadar bir şeyler çıktı ortaya. Tarih bu misyonu senin omuzlarına yüklüyor Editör. Kendi ağzınla söylüyorsun, heyben dolu, yükün ağır, kaçamazsın bu vazifeden. Şampiyonu sen yazmasan kaç kişi biliyordu? Nurullah Saraç’ın hayatını sen yazmazsan Gerze’de kaç kişi öğrenebilecek? Osman Pamukoğlu’nu bir kuşak sonra unutacaklar sen yazmazsan? Gerze’liden bir şey oluyor mu? diye sonlandırdığın diğer konuya gelirsek, o tarihsel süreç içinde gelişen başka bir sosyolojinin sonucudur. “Gerze’li güzel insandır” vesselam. gka Editörden: Sn.Yorumcu güzel düşüncelerin için teşekkür ediyorum. İsmail Mızraklı kitabını yazdığında hemen arkadaşlarımızla onun yanına giderek kendisiyle güzel bir röportaj gerçekleştirmiştik. Sağolsun varolsun bize kapısını açtı ve bizleri aydınlattı. Gerzemizin bir diğer değeri Osman Pamukoğlu Paşamlada bir röportaj yapmıştık. Sağolsun bizlere vatan, bayrak için verdiği mücadeleleri anlattı Gerzeninsesi olarak bizlerde onun paylaştıklarını en güzel şekilde okurlarımıza taşıdık. taşıyacağız da neticede Osman Pamukoğulları kolayına yetişmiyor... Evet GKA gerzeli güzel insandır, Gerzeliyi seviyoruz. Yoksa bu memlekette ne işimiz var? Selam ve Muhabbetle 5 yıl önce

Tamam ????

Teşekkür ederiz eli öpülesi amcamız doğru söylersin Bizim bu zaman gençliğine bir darbe yapılıyor 1 islamı unutturma darbesi 2 teknoloji darbesi 3 gelenek ve kendi öz kültürümüzü unutturma darbesi Daha sayamadığımız binlercesi suç kimin ??? 5 yıl önce

Göbeğini Kaşıyan Adam!

Pehlivan Amcam, milli duygular diyorsun, aile diyorsun, gençler diyorsun, bu yaşında bilge öğütler veriyorsun. Güzel diyorsun da geri dönülmesi güç bir yola girdi memleketim insanı. O gençlerle bir çay sohbetinde bir araya geldiğinde sana diyecekleri şu olacak; “Ah be Pehlivan, o vakitler kazandığın para ile şu Tabaktaş’tan ya da Hesapçı Bağı’ndan alacaktın iki üç dönüm tarla, şimdi müteahhite verip yan gelip yatacaktın”. Gençliğin hayata bakış açısı bu oldu malesef. Sen Fatih’e şunu da söyleseydin ya Pehlivan Amcam; “Elinde her türlü neşriyat çıkarma imkanın var. Gerze’nin adını tarihe yazdırmış mümtaz şahsiyetlerine biyografi çalışsana. Bu bilge insanlar gelecek nesillere ilham versinler, nesiller memleketleri ile gurur duysunlar, bu memleketten adam çıkmaz demesinler. Bu vazife de sana yakışır.” Ha bunu deseydin ona. gka Editörden: Sn. Yorumcu gerek Gerze'nin adını tarihe yazdırmış insanlarımızla, gerekse de Gerze ile ilgili birçok yayınla inanın bundan 40 yıl sonra 50 yıl sonra belki de daha fazla yıl sonra kütüphaneye giden nesiller orada Gerzeninsesi Gazetesini görecek ve oranın tozlu raflarının arasında Gerzeninsesi gazetesi sayesinde birçok insanımızı görecek veya gerze ile alakalı birçok önemli konuları okuma şansına kavuşacaktır. Bu anlamda biz Gerze adına önemli birşeyler yaptığımıza inanıyoruz. Keşke bunları yazan sizlerde Gerzenin sesi gazetesi kadar tarihe not düşme adına birşeyler yapabilseydiniz. Birde siz bu memleketten adam çıkmaz demesinler yazmışsınız, evet bu sözünüze bende katılıyorum. Gerze insanı bir boyabatlı, bir durağanlı kadar tutkun değildir. Müsadenizle bir anımı paylaşmak istiyorum. bundan yaklaşık iki yıl önce Anka'da önemli bir kurumda seminere katılmıştık. orada bir dostumuz bizi görünce seslenerek yanımıza geldi hoş beş ettikten sonra kendisine burada ne yapiyorsun diye sormuştum. Oda o kurumda özel kalemde çalıştığını ifade etmişti. Bende gayri ihtiyari buralarda çalışan hemşirimiz varmı demiştim. Dostumuzda bize şurada boyabatlı, burada durağanlı daire başkanı veya müdürler var demişti. ilk sorum şu olmuştu buralarda tanıdığın başka bir gerzeli varmı diye ? inanın koskoca ankara da bir etkili yetkili Gerzeli yoktu. Buradan size sizin ifadenizle sormak istiyorum. Gerçekten, GERZELİDEN BİRŞEY OLUYOR MU, biz kendi insanımıza sahip çıkıyormuyuz? 5 yıl önce
DİĞER HABERLER
Kasap Tanju, hizmete başladı

Kasap Tanju, hizmete başladı

08-03-2024 - Yaşam

Trafik kazasında hayatını kaybeden genç, toprağa verildi

Trafik kazasında hayatını kaybeden genç, toprağa verildi

04-03-2024 - Yaşam