CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, Sinop’a yapılması planlanan nükleer santral projesinin ÇED Halkın Katılım Toplantısına alınmayan ve şiddete maruz kalan halkın sesi oldu.
Karadeniz, TBMM’de yaptığı konuşmasında, “Sinop halkının nükleer santral istemediğini hem size hem de bütün dünyaya bir kez daha duyurmak için buradayım. Mutlu şehrimizin sahipleri Sinoplular biber gazı ve şiddete maruz kaldılar.” dedi.
CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, ÇED Yönetmeliğinin 9'uncu maddesine göre, halkın katılımı toplantısı düzenlenmesi gerektiğini ancak Sinop’ta halkın katılımı toplantısına halkın alınmadığı söyledi.
Karadeniz, “Sinoplular, polis barikatıyla, en doğal hakkı olan halkın bilgilendirilme toplantısına alınmadılar, engellendiler, gözaltına alındılar. Üç gün öncesinden hazırlanmış bir senaryo o gün uygulamaya geçti, Sinop halkının iradesi gasp edildi. Ne için? Sinoplular nükleer santral istemediği için. Adı üzerinde halkın katılımı toplantısı, fakat halkı bilgilendirme toplantısı, halkı bilgilendirmeme toplantısına dönüştürüldü” diye konuştu.
Sinopluların toplantıya katılamamaları için 12 kilometre uzaklıkta, 180 kişilik salonda yapıldığını belirten Karadeniz, Sinop halkının hakkının gasp edildiğini vurguladı. “Sizler bu şekilde Sinop halkının hakkını yediniz” diyen Karadeniz şöyle devam etti: “Sinop halkı, engelleri aşıp kendi hakkı olan bilgilendirme toplantısına giremedi. Salona giren ve nükleer santrale karşı olduğunu söyleyen vatandaşlar salondan yaka paça atılıp gözaltına alındı. Halkın içeri giremediği toplantıya gazeteciler de alınmadı. Milletvekili arkadaşlarım, belediye başkanlarımız ve ilin milletvekili olarak halkın girmediği toplantıya biz de girmedik çünkü halkı bilgilendirme toplantısıydı. Toplantının halktan kaçırıldığı bir gerçektir. Bakmayın 180 kişilik salonun dolu olduğuna, o salonda koltuklar da boştu. O salondaki vatandaşlar özellikle getirilmiş, üniversite rektörü tarafından ve bir siyasi partinin bir temsilcisi tarafından özellikle doldurulmuş salona. Orada dinlemeyen, uyuyan bir kesim vardı. 250 sayfalık ÇED raporu elimde. Bu 250 sayfalık ÇED başvuru dosyası otuz dakika içinde orada anlatıldı. 6 kişiye söz hakkı verildi, hepsi iyimser. Buyurun ÇED dosyası, otuz dakikada anlatılacak 250 sayfa. Vereyim size isterseniz, kaç günde okuyacaksınız bunu? Bırakın bu halkı kandırmayı. 207 bin kişilik Sinop'un hakkını 6 kişiyle temsil edemezsiniz. 8 milyona yaklaşan Karadeniz'in halkını 6 kişi temsil edemez. 80 milyon vatandaşımızı etkileyecek nükleer tehdit, aylarca, yıllarca tartışılması gereken bir durumdur, otuz dakikaya sığdıramazsınız. Her seferinde millî iradeye saygı deyip Sinop halkının iradesine saygı göstermediniz.”
ÇED sürecinin sakatlandığını, toplantının hükümsüz olduğunu dile getiren Barış Karadeniz, “Bu toplantı yok hükmündedir, tanımıyoruz. Bu toplantı yapılmamıştır. Sinop sahipsiz değildir. Biz Sinop'un sakinleri değil, sahipleriyiz milletvekili arkadaşlarım. Biz geçmişte de Sinop'ta yaşadık, yarın da Sinop'tayız. Halkın görüş ve önerilerinin alınması gerekir. Nükleer santral projesini halktan kaçırmayın.” dedi.
Adalet ve Kalkınma Partisi içerisinde de nükleer santral istemeyen milletvekilleri olduğu bildiğini söyleyen Barış Karadeniz, “Dik durun! Dik durun! Nükleer santrale karşı olduğunuzu, ülkeyi bir karanlığa götürmek istemediğinizi söyleyin. Millî olan şeyleri yapın, millî deyip millî olan şeyleri yapın. Uranyumu olmayan bir ülkede nükleer santral yapamazsınız. Teknolojiniz de buna müsait değil, sizin kapasiteniz de buna müsait değil. Nükleer santrale karşı bir duruş sergileyelim arkadaşlar. Türkiye'yi, ülkemizi, Sinop'u mahvetmeyelim.” diye seslendi.