Gerze Kaymakamı Mehmet Deniz Arabacı, görev süresinin sona ermesiyle birlikte yaptığı veda konuşmasında hem duygulandı hem de duygulandırdı. Konuşmasına zaman zaman ara vermek zorunda kalan Arabacı, iki yıl boyunca sadece görev değil, dostluk biriktirdiğini vurgulayarak, “Dostlukları geride bırakmak o kadar kolay değil” dedi.
“E tabii dostluklar sınırla kalmaz, sadece iş arkadaşlığı diyemeyiz buna. Bu dostlukları geride bırakmak kolay değil. Alışık mıyım? Evet. Ama her defasında aynı zor ayrılık… İlk başta zor gelir, sonra insanlar alışır. Yine de robot değiliz. Etimiz, kemiğimiz var. İnsanız sonuçta.”
Devletin her zaman 18 yaşında olduğunu hatırlatan Kaymakam Arabacı, artık bir görevi daha tamamladığını ancak Gerze’nin kendisinde çok özel bir yer edindiğini belirtti.
“Devlet yürür. Ben bıraksam da benden sonra gelenler işleri ileriye taşıyacaktır. Ama insan alıştığı güzelliği bırakmak istemiyor. Çünkü sermaye sadece para değildir. Biriktirdiğimiz anılar, içilen bir bardak çaydır. Bugün karşımda duran sizler, benim gerçek birikimimsiniz.”
“20 yıl atıl kalan binayı birlikte ayağa kaldırdık”
Kaymakam Arabacı, görev süresince üzerinde en çok çalıştığı projelerden biri olan hükümet konağı ek binası hakkında da bilgi verdi. Binanın uzun yıllar kullanılmadan kaldığını hatırlatarak, şu sözlerle süreci anlattı: “Bu binanın 20 yıl boyunca öylece kalması içime dokunuyordu. Biz daha inşaat başlamadan kafamızda bitirmiştik. Mülkiyetin devri, ödeme planları, proje çizimi, ihale… Tüm bu adımlar sabır ve inançla yürütüldü. Bir binanın ayağa kalkması sadece taşla değil, ortak iradeyle olur.”
Projenin gerçekleştirilmesinde önceki ve mevcut belediye başkanları ile siyasi temsilcilerin katkılarına da teşekkür eden Arabacı, özellikle Cumhurbaşkanlığı tarafından görevlendirilen genel meclis üyesinin büyük destek verdiğini belirterek, “Kendisine ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.
“Gerze bize ev oldu, biz Gerzeli olduk”
Kaymakam Mehmet Deniz Arabacı, konuşmasının sonunda ilçeye dair duygularını şu sözlerle ifade etti: “İlk yılımızda alışma süreci yaşadık ama ikinci yılımızda ailecek daha mutlu olduk. Gerze bize sadece bir görev yeri değil, bir yaşam alanı oldu. Bu yüzden bu vedalar kolay değil. Şimdi buradan ayrılmak, bir parçanızı burada bırakmak gibi. Hepinize hakkınızı helal edin.”
Ilcenin sokaklari hindistan gibi delik desik,
Mutahhitler cevreyi katlediyor,
Okul cevresinde arabalarin arasinda cocuklar fir fir dolasiyor.
Beylerimiz, kendi kullandıkları binayi tadilat etmis onu anlatiyor.
Neredeyse oturup aglayacagiz o kadar duygusal anlatiyorlar.
Vallahi hic bir kurumla baglantim yok.
Sade bir vatandasim.
Cok kanima dokunuyor bazi seyler.
Sinirlerimi de bozuyor uzuluyorum.
Bebek arabasiyla yollarda zorla yuruyen anneleri goremiyorlar.