Siyaset
Giriş Tarihi : 21-01-2021 12:43   Güncelleme : 21-01-2021 13:23

Yalçın, “Memleketime Hizmet Borcum Var”

‘Çoğunlukçu Demokrasi Değil, Çoğulcu Demokrasi’ için bu yola çıktık

Yalçın, “Memleketime Hizmet Borcum Var”

Yalçın, “Memleketime Hizmet Borcum Var”

DEVA Partisi Sinop İl Başkanı Birhan Yalçın, gazetemize nezaket ziyaretinde bulundu, parti çalışmaları hakkında bilgiler verdi

DEVA Partisi olarak ilçelerde teşkilatlanmak adına sahaya indiklerini söyleyen Yalçın, demokrat, işinde başarılı ve dürüst olan herkese DEVA Partisi kapılarının ardına kadar açık olduğunu söyledi.

Böl, parçala, yönet anlayışa karşı olduğunu ifade eden İl Başkanı Yalçın, bugün ne yazıktır ki ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü ve demokrasinin tartışıldığı, insanları sürekli ötekileştiren ve kutuplaştıran bir yönetim anlayışı olduğunu ifade etti

Parti olarak her daim şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışı içinde olacaklarını söyleyen Yalçın, Gazeteci Fatih Uysal’ın sorularını yanıtladı.

Teşkilatlanma çalışmalarınız nasıl gidiyor?

Türkiye geneline baktığımızda 81 ilin kurucu il başkanları atandı; Genel Başkanımız Ali Babacan’ın katılımı ile 41 il kongresi, totelde de 43 il kongresi tamamlandı. Bizlerde 29 Aralık’ta da büyük kongremizi yapmış olduk.

Siyasi partilerin seçim kanununa göre de 41 ilde ilçelerde teşkilatlanma şartı ile bugün genel başkanımızın, il başkanlarımızın yoğun çabalarıyla 29 Hazirandan sonra yapılacak her türlü seçime Demokrasi ve Atılım Partisi olarak kendi kimliğimizle, kendi logomuzla girme hakkını elde etmiş olacağız.

Sinopluların DEVA’ ya bakışı nasıl?

Sinopluların DEVA’ ya bakışı çok çok iyi. İlgi, alaka, talep, teveccüh oldukça yoğun. Partimizin teşkilatlanmalarında kotalarımız mevcut;  %35 kadın, %1 engelli, %20 gençlik, %50 siyasete hiç girmemiş kişiler partimizde yer alıyor.

Siyasi partiler seçim kanuna göre Sinop Kongremizi de yaparak 41 ilin içerisine Sinop’u da soktuk. Türkeli, Durağan ve merkez ilçemizde teşkilatlanmalarımız bitti fakat Sinop’un diğer ilçelerinde teşkilatlanma çalışmalarımız devam ediyor.

Şu an Erfelek ilçemiz teşkilatlanma aşamasında; genel merkezimiz tarafından yetki verilmesini bekliyoruz. Şimdi geri kalan diğer ilçelerimizde teşkilatlanma çalışmalarımıza başladık, bugün de bu kapsamda Gerze’yi ziyaret ettik, çeşitli görüşmeler sağladık. Sahalardayız, halk ziyaretlerimiz, STK ziyaretlerimiz, esnaf ziyaretlerimiz yoğun bir şekilde devam ediyor.  Gerze’de teşkilatlanmak adına görüşmelerimiz, ziyaretlerimiz devam ediyor. İnşallah en kısa sürede Gerze’de İlçe Başkanımızı atayarak, ilçe binamızı oluşturarak büyümeye devam edeceğiz.

Sn. Babacan konuşmalarında Ekonomiden Ziyade Hep Adalet Hukuk diyor. Sizde bir hukukçusunuz. Adaletin ön plana çıkartılmasında özel bir neden var mı?

Türkiye’de adalet olamadan, hukuğu tesis etmeden, ifade özgürlüğü olmadan ekonomiyi düzeltme şansımız sıfır. Çünkü bugün Türkiye’nin en büyük sorunu güven ve itibar sorunu. Sizlerde yerel basın olarak halkın nabzını tutan organlarsınız. Güven ve itibar sağlanmazsa diğer ülkeler tarafından hiçbir yatırımcı bulma şansınız var mı?

Hukuğu tesis etmeliyiz, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü ne yazık ki yok; ötekileştirme, kutuplaştırma var. İnsanları böl, parçala, yönet anlayışına karşıyım. Hukuk, demokrasi, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü bunlar olmadan ekonominin düzelme şansı sıfır.  Dediğim gibi Türkiye’nin en büyük sorunu güven ve itibar sorunu. Bugün, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarını uygulamayan bir anlayış var; o zaman ben hakkımı nerede savunacağım, kimde ve nerede hakkımı hukukumu arayacağım?

Herkes Her Kuruşun Hesabını Verecek…

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez Merkez Bankası -49 milyar dolar borçlanmış, bunun cevabını vermeyecek misiniz? Ne yaptınız bu parayı ifade etmeyecek misiniz?

Biz her zaman şeffaf, hesap verebilir olacağız. Bu ülkenin şeffaf yönetimle yönetilmesi inancındayız, herkes her kuruşun hesabını vermek zorunda.

Siyasi menfaatler uğruna ayrıştıranlardan olmayıp, farklılıklarımızı zenginlik addedip birleştirmeye çalışacağız” Şuan da kavga, ayrıştırma, ötekileştirme mi varda siz böyle bir şey dediniz?

Bugünkü hükümete baktığımız zaman, kendileri gibi düşünmeyenleri vatan haini, terörist diye ilan ediyorlar. Bugün biz ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü niye diyoruz, insanlar ötekileştirildi, kutuplaştırıldı. Türkiye Cumhuriyeti olarak 84 milyon nüfusa, eşit ve adaletli bir şekilde ulaşmamız, herkese hitap etmemiz lazım. Sen bizdensin, sen değilsin dersek, insanları ötekileştirirsek, korku siyaseti ile bu ülkeyi yönetmeye kalkarsak bugünkü manzara ortaya çıkar.

“Türkiye idealini gerçekleştirmek için yola çıktık. Sinop için ortak aklı esas alarak çalışmalarımıza hızlı bir şekilde başlayacağız. Bizlerle birlikte yol yürümek, katkı sunmak isteyen tüm arkadaşlarımızı birlikte yürümeye ve memleketimize DEVA olmaya davet ediyoruz. “Ben” değil, “Biz” olacağız. Sorun değil çözüm üreteceğiz. Hep birlikte düşüneceğiz, hep birlikte karar vereceğiz, hep birlikte yürüyeceğiz. Başarıya giden yolda engel tanımayacağız. Tüm Sinoplu hemşerilerimizi DEVA birlikteliğine davet ediyoruz” demişsiniz.

Bu çağrıya karşılık buldunuz mu?

Biz Demokrasi ve Atılım Partisi olarak, genel merkezimizin katkıları ile itibar kazandık, her geçen gün de büyümeye devam ediyoruz. Bugün, partimize doğuda ki teveccüh nasılsa batıda ki teveccüh de, güney de ki teveccüh de kuzeyde ki teveccühü de aynı, bunu görebiliyoruz. Yani doğu da farklı batı da farklı değil; Türkiye’nin dört bir yanında aynı ilgiyi, teveccühü görüyoruz.  

Biz her söylemimizde liyakat diyoruz, bizim partimizin %50’si ilk kez siyasete girmiş insanlar, herkes farklı görüşten. İstişare ile ortak akılla konuşarak gidiyoruz.

‘Çoğunlukçu Demokrasi Değil, Çoğulcu Demokrasi’

Bugünkü yönetim şeklinin çoğunlukçu demokrasi şekline sahip oluşundan, bize oy verenler bizden vermeyenler vatan haini diye itham ediliyor. Ama çoğulcu demokrasi de her görüşe sahip çıkıyorsunuz, herkesi kucaklıyorsunuz, 84 milyonu kalbine giriyorsunuz, herkese tek tek dokunuyorsunuz.

Bizim partimizin tüzüğüne baktığınız zaman gönüllere dokunduğumuzu, 84 milyona hitap ettiğimizi net bir şekilde görecekler. Ortak akılı, istişareyi esas alıyoruz.  

Bizim sloganımız insanlar konuşacak, konuşacak ki Türkiye kazanacak. Sizler konuşursanız, bizler konuşursak Türkiye Cumhuriyeti kazanacak.

Biz yerel basının sıkıntılarını da biliyoruz, nasıl ki ulusal basında kişiler ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü kullanamıyor. Dünya gündemine baktığınızda en fazla tutuklunun olduğu yer Türkiye, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü yok.

Son olarak neler söylemek istersiniz?

“DEVA Partisi olarak çıktığımız bu yolda kavga için değil, sevgi tohumları ekmek için yürüyeceğiz. Birbirimizi ötekileştirmek için değil, milletçe ve kardeşçe kucaklaşmak için konuşacağız.

hakan akbaşhakan akbaş