Toplumsal bilinç düzeyince hayat standartlarının ulaştığı imkanlarca feda edebileceği kadar kar sağlanabileceğini algılayabilenlerin daima kazançlı çıktığı görülmektedir. İnsan yeni gerçeklikler karşısında maddi manevi fedakarlıklarını öne sürdükçe sürdürebilirliği olacak kazanımlar sağlamaya başlar. Hedef alınan gerçekliklerin bir zaman aşımı sonrası stratejik takibiyle nispeten daha özgüvenle yol alınarak ekibiyle veya bireysel ne şekilde ulaşabileceğine hızlı bir akışkanlıkla sağlayabilmektedir.
Fedakarlıklar gösteremeyecek olanların psikotik olan yani gerçeklikle bağını koparmış kişi hezeyan içindedir. Gerçekliklere göğüs gerebilmenin en önemli bakış açısı ise bireyin küçüklükten süregelen kendisine ve çevresine bakış açısıdır. Dünyayı yaşadığı çevre gözüyle bakmak ile kendini geliştirerek ayrı gözlemleyebilme erdemliliğine vakıf insanların ancak azınlıkta olduğunu da varsayarsak eğer var olanlarından kanımca istifade edebilmek gerektiğidir. İnsanın dünü, bugünü ve yarını olduğunu benimseyerekten yapılacak olanların geçmişten yapılmışlıklara kanaaten tecrübeleriyle nerelerden fedakarlık yapılabilinilmesi gerektiği öğrenilmelidir.
Bu fedakarlıkların hangi alanlarda ne derece ve kıstaslarca öngörülebileceği mühimdir. İnsan hatırası, anısı, geçmişi olan ve bunlardan ders çıkarandır ki yaşanmışlıklarını muhasebe ederken daha bilinçle kararlaştırmaktadır. İnsan zekasıyla geçmişle ve gelecekle alakalı hedeflerini biçimlendirirken zamane yapınılması gerekenleri reale dönüştürebilmenin hangi fedakarlıklara bedel olduğunun farkında olabilmelidir. Geçmişte yaşanılmışlıklardan işitilmiş hayatın karekökünde anlatılan tüm hikayelerin gerçekliklerini ayrıştırarak denilebilinir ki sen seçilmiş kişisin ya karanlıkta uyanık yada aydınlıkta uyuyanmışçasına ..
Düşe kalka yolunu bulmaya çalışan hayatın silsilesinde geçmişten gelen birikimlerini tüm iradesini kullanarak sınanmaya tabii realiteye fedakarlıklarıyla dökmeye çalışmaktır . Hedeflenenlere varabilmek için kimi zaman ailesinden kimi zaman sosyal alanından kimi zaman arzularından birçok kereler istençle yapılan fedakarlıklar üstün iradesiyle baş etmeyi bilebilenler kazanacaktır. Telaşsız yol almadan hedefine ulaşabilme yanılgısına kapılmak en büyük hatalardandır. Emeksiz yapılabilecek hayatta hiçbir şey olmadığı gibi kendimizden de vermeden yaşamda üstünlük sağlayabilmek olmaz.
Ümitsiz ve korkusuz olmayan insan ulaşmayı düşündüğü hedefe bu duygulara zıt duygulara da sahip olmadan varamaz. Empatiksel yaklaşımlarla yaratıcılığını ortaya dökebilecek kapasiteye sahip insanlara tanınan imkanlar maalesef kısıtlı oldukça zamane var olabilecek yeni projelere ulaşılamamaktadır. Maddi manevi imkanlarından istifade edebilenlerin bu bireysel olsun kurumsal olsun her daim özünde girişimcilik, araştırmacılık, istişare iradesi olmadıkça sürdürülebilinirliği olmaz. Baştan kararlaştırılanların ön görülen fedakarlıklarca ancak sonuçlandırılabilinildiğidir. İnsan bilmiyorsa öğrenmeye çabalamalıdır.Fedakarlıkları nı önceden ön görerek yola çıkabil iradesini göstertenlerle el birliği yapabilmekle ancak hedefe ulaşılabilinir.
Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu..
ARAŞTIRMACI YAZAR-TARİHÇİ VOLKAN YAŞAR BERBER